Vücudumuzun diğer bölgelerinde olduğu gibi bacak bölgesindeki istenmeyen görüntü ve deformasyonlar ise zaman zaman problem olabiliyor. Hele yaz ayları yaklaştığında gönül rahatlığı ile etek ve elbise giyebilmek, sakınmadan denize girip güneşlenmek için bacak güzelliği önem kazanıyor.
Bacaklarda en sık; kılcal damar ve varis problemi, bacağın aşırı ince veya aşırı kalın ve yağlı olması, eğrilikler, di
z yanlarında ve ayak bileklerinde aşırı yağ birikimi görülebiliyor. Bacak bölgesindeki sorunları çözmek için liposuction, yağ enjeksiyonu, dolgu, multiwell, bacak germe ameliyatı gibi yöntemler uygulanıyor.
Özellikle kadınların şikayetçi olduğu, estetik açıdan rahatsız etmesinin yanı sıra, ağrı ve şişlik gibi sorunlara da yol açan kılcal damar ve varis tedavisinde ise “lazer” ve “skleroterapi” başarıyla uygulanabiliyor. Bu yöntemler bazen tek başına bazen de aynı anda uygulanabiliyor.
Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Atilla Alp, varis tedavisinde iki sorunun (estetik görünüm ve ağrı) birlikte giderilmesinin önemli olduğuna dikkat çekerek, “Dıştan görülebilen varisler tedavi edilmeli. Ancak belki bundan daha önemli olan altta yatan ve toplardamar içindeki basıncın artmasına yol açan sorunun giderilmesi. Böylece hastanın görüntü sorunu giderildiği gibi ağrı ve bacakta şişme yakınmaları düzelmiş olur, ayrıca, varislerin tekrarlama olasılığı da en aza indirilebilir. Günümüzde uygulanan lazer ve skleroterapi teknikleri ile varis tedavisinde son derece başarılı sonuçlar alınabiliyor.” diyor.
Lazer tedavisi
Hürriyet’te de yer alan habere göre, derin dokulara inebilen uzun dalga boyuna sahip Nd:YAG lazer, kılcal damar çatlamaları ve bunlar sonucu oluşmuş 4 mm’ye kadar olan varisler ile doğumsal veya sonradan oluşmuş damarsal lezyonların (şarap lekesi gibi) tedavisinde kullanılabiliyor. Renk emilimi az olan Nd:YAG lazerler koyu tenli kişilerde de rahatlıkla kullanılabiliyor. Kılcal damar çatlamalarında tedavi seanslarının 1-2 ay aralıklarla yapılabiliyor. Bacak kılcal damar genişlemelerinde ise iyileşmeler uzun sürdüğü için 3-4 ay aralıklarla olması gerekli. Doğum lekelerine 1,5-2 ay aralıklarla uygulama yapılabiliyor. Seans sayıları ise damarın kalınlığı, yerleşimi, damarların derinliğine göre değişiklik gösteriyor. Lazerle kılcal damar tedavisinde yan etki olarak geçici kızarıklık, morluk ve ödem görülebiliyor, damar alanında geçici renk değişikliği olabiliyor. Tedaviden hemen sonra kişi günlük aktivitelerine rahatlıkla dönebiliyor ancak güneşlenmemek gerektiği belirtiliyor.
Skleroterapi (iğne tedavisi)
Damar sorunları için uygulanan diğer bir yöntem ise; damar içine ilaç enjekte edilerek damarın kaybolmasını sağlayan Skleroterapi. Op. Dr. Atilla Alp, bu yöntemde bacaktaki varislerin içine çok ince iğneler ile bir madde verilerek toplardamarın tıkanmasının sağlandığını belirtiyor. Çapı 1-3 mm civarında olan varislerde rahatlıkla kullanılabiliyor. Hasta girişim sonrası yürüyerek evine gidebiliyor, araba kullanabiliyor. Girişim sonrası 3-5 gün arasında varis çorabı giyilmesi öneriliyor. Tedavi sonrası bu bölgede geçici morluklar ve şişlikler oluşabiliyor.
Bacak estetiğinde bölgesel yağlanma ve selülit sorununa çözüm getiren, sıkılaşma sağlayan kavitasyon, ultratone, multiwell gibi yöntemler rahatlıkla uygulanabiliyor ve etkili sonuçlar alınabiliyor. Şekil bozukluklarına çeşitli operasyonlar ile müdahale edilebiliyor.
Dolgu
Derideki ince ve derin kırışıklıkları gidermek, yara izlerini tedavi etmek, ciltteki çukurları yok etmek, yanaklara dolgunluk vermek gibi amaçlarla kullanılan “Dolgu” bacak ve kalça kontürünün düzeltilmesi ile ayak bileğindeki ve dizdeki görünümü düzeltmek için de kullanılabiliyor. Tedavi ince bir iğneyle düzeltilecek alana hyalüronik asit (kollajen) enjekte ederek yapılır. 20-30 dakika kadar süren işlem sonrası sonuç hemen görülür ve gündelik hayata hemen devam edilebilir.
Liposuction ve yağ enjeksiyonu
Vücudunuzda bulunan inatçı yağ birikintilerinin emilmesi esasına dayalı liposuction operasyonları, bölgesel yağlanma için en radikal çözümdür. Liposuction bacakları da istenmeyen fazlalıklardan kurtararak yeni görünüme kavuşturuyor. Lokal anestezi eşliğinde, yağ birikintilerinin olduğu bölgeden kanüllerle yağların vakumlanması olarak özetlenebilecek liposuction, etkili sonuçlar alınmasını sağlıyor. Op. Dr. Atilla Alp, operasyonlarda işlem sonrası uygun beslenme ve yaşam biçimini devam ettiren hastalarda yağları alınan bölgelerde asimetri görülmeyeceğini ve kilo alındığında şekil bozukluğu oluşmayacağını belirtiyor. Klasik kanüllerle yapılan liposuction’ın yanı sıra Mediest’te lazer liposuction seçeneği de hastalara sunuluyor.
Vücuttaki simetriyi ve ahengi sağlayarak estetik bir görünüm sağlamak amacıyla liposuction ve yağ enjeksiyonu tekniklerinin yardımı ile basık ve geniş görünümlü kalçalar daha dar, daha kalkık ve çıkıntılı bir görünüme getirilebilir, bacak ve basen bölgesi düzeltilerek bacak daha düzgün ve olduğundan daha uzunmuş gibi gösterilebilir. Diz bölgesine yönelik girişimlerle de bacağın çarpık görünümü düzeltilebilir.
Calf Protezi (Diz Altı Protezi)
Diz üstü bölge ile diz altı bölge arasında çap olarak kalınlık farkı mevcut ise, her iki bacak arasında kalınlık ya da şekil farkı var ise veya bacaklar çarpık bir görünüme sahip ise yapılacak operasyon ile bu sıkıntılar giderilebilir. Op. Dr. Atilla Alp, dize kadar olan bacak bölgesinin eğriliklerinde ve aşırı derecede ince olması durumunda ise bacak içine yerleştirilen silikon protezlerle bacağın kalınlaştırılması ve eğrilik nedeniyle ortaya çıkan boşluğun giderilmesinin mümkün olduğunu belirtiyor. Ameliyat genel veya bölgesel anestezi ile yapılabiliyor. Diz arkası kıvrım bölgesinden yapılan yaklaşık 3-4 cm uzunluğundaki kesiden silikon protezler bacak içindeki kasın üzerine kas fasyasının altına yerleştirilir. Hastanede kalış süresi bir gündür. İlk birkaç gün yürüyüşün ve ayakta kalışın kısıtlanması gerekiyor. Bir ay süreyle diz altı varis çorabı giyilmesi de ödemin kontrolü açısından önem taşıyor. 1,5-2 ay sportif etkinliklerden uzak durulması gerektiği de belirtiliyor.
Bacak germe ameliyatı
Bacaklarda yaşlanmaya ve hızlı kilo alıp vermeye bağlı olarak oluşan sarkmalar ise gerdirme yöntemiyle yok edilebiliyor. Op. Dr. Atilla Alp, bacak germe ameliyatının iki farklı yöntem kullanılarak yapılabildiğini belirterek şu açıklamayı yapıyor: “Bacak germe ameliyatının ilk metodu dikey kesi metodu diye bilinen bacağın üst kısmından diz kapağına doğru dikey olarak iç bacak kısmına açılan kesi ile yapılan estetik ameliyat türüdür. İkinci bacak germe metodu ise bacakların kalçalara eklendiği üst kısımdan geri doğru elips şeklinde açılan bir kesi ile yapılan estetik ameliyat şeklidir.”
Her iki metotta da estetik ameliyat izi kalır. Ancak ikinci metotla bacak germe estetiği olanların ameliyat izleri, iç çamaşırı altındaki bölgede kaldığı için ilk metoda göre daha çok tercih edilir. İlk yöntemle yapılan bacak germe ameliyatı sayesinde kesi yerleri bikini/mayo altında kalacağı için havuza/denize rahatlıkla girilebilir. Yaklaşık iki saat süren bacak germe ameliyatları, genelde karın germe veya liposuction estetik ameliyatının sırasında yapılıyor. Hastanın ameliyat sonrası 2 gün hastanede kalması gerekebilir. Hastaneden çıktıktan sonra, evde geçirilecek ilk 1 ay hasta için zorlu bir süreç olabilir. Bu süreci rahat atlatabilmek için, oturup kalkarken, yatarken, bacakları herhangi bir şekilde hareket ettirirken çok nazik davranmak gerekir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder